“İran Halkı İçin Gerçek Kurtuluş: Bir Zalimle Başka Bir Zalim Savaşırken Unutulanlar”

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ortadoğu’da zalim çok. İsrail’in Filistin’de yaptıkları ortada; yıllardır süren işgal, katliamlar, çocuk ölümleri… Bu yüzden her kim İsrail’e karşı çıkarsa, içimizde bir umut uyanıyor. Sanki adaletin bir kısmı sağlanacakmış gibi hissediyoruz.

Ama İran rejimi, başka bir şeytanla savaşırken kendi şeytanlığını unutturmaya çalışıyor. İşte en büyük yanılgı burada başlıyor.

Bu rejim, 1979’dan beri halkı din afyonuyla zehirledi. İnanç adı altında bireyi susturdu, kadınları örtülere hapsetti, gençleri işkence odalarında yok etti. Kendi çocukları lüks içinde yaşarken, halkı yoksulluğa, cehalete, karanlığa mahkûm etti.

Bugün İran’da:
• Yüzde 60’tan fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
• Genç işsizlik oranı %30’un üzerinde.
• Uyuşturucu bağımlılığı özellikle gençlerde hızla artıyor. İran, dünya çapında en çok afyon tüketen ülke konumunda.
• Fuhuş rejimin inkâr ettiği ama alttan yayılan sosyal bir yangın. Ekonomik çaresizlik içinde birçok kadın bedenini satmak zorunda kalıyor.
• Alkol kullanımı yasak ama alkol zehirlenmesinden her yıl binlerce genç hayatını kaybediyor.

Ve bu çöküşün merkezinde şeytani bir sistem var.

Susturulan Hayatlar, Kaybedilen İsimler: İran’da Baskının Anatomisi

İran’da rejime karşı çıkanların akıbeti belli: İşkence, hapis, idam veya kaybolma.
• 2009’daki Yeşil Hareket protestolarında en az 70 kişi öldürüldü, binlercesi tutuklandı.
• Mahsa Amini, sadece saçının bir teli gözüktüğü için “ahlak polisi” tarafından dövülerek öldürüldü.
• Nida Agha-Soltan, sokakta barışçıl protestoya katılırken vurularak öldürüldü. Kanlar içindeki yüzü dünya vicdanına kazındı.
• Navid Afkari, rejimi eleştirdiği için uydurma suçlarla yargılandı ve gizlice idam edildi. Son sözü: “Suçum yoktu, yalnızca yaşamak istedim.”

Rejim, sadece ülke içinde değil; yurt dışında da muhalif avına çıkıyor.
• Ruhollah Zam, Fransa’da yaşarken kaçırıldı ve İran’a götürülüp idam edildi.
• Ali Reza Akbari, eski bir savunma yetkilisiydi, İngiltere ile bağlantılı olduğu iddiasıyla idam edildi.
• Almanya, Türkiye, Hollanda, Norveç gibi ülkelerde birçok muhalif isim rejimin istihbaratı tarafından tehdit edildi, kimileri faili meçhul saldırılarda öldürüldü.

İran Halkı Sessiz Değil, Bastırılmıştır

İran halkı korktuğu için değil, boğulduğu için susuyor.

Bugün sokakta:
• Kadınlar saçlarını bir direniş sembolü olarak açıyor.
• Gençler ölüm pahasına özgürlük istiyor.
• Her şehirde, her evde, artık bir öfke, bir umut, bir sabırsızlık büyüyor.

Bu savaş, bir kurtuluş olabilir – eğer biz doğru tarafta durursak.

Zulme karşı susan, zulmün ortağı olur. İran halkının acılarını sadece jeopolitik çıkarlarla tartışmak, o halkın çığlığına ihanet etmektir.

Ben Kimim?

Ben bir sanatçıyım. Ama önce bir insanım.
İranlı bir vicdanım.
Mazlumun tarafında, zalimin karşısındayım.
Benim gözümde İsrail’in zulmü neyse, mollaların rejimi de aynıdır.

Ben bu metni halkım için yazıyorum. Onlar için konuşuyorum.
Onlar susarken, ben susmayacağım.
Çünkü bir milletin çığlığı, dünyaya sığmayacak kadar derindir.